Üniversitemiz Fizik
Topluluğu tarafından Şehit Aydın Çopur Konferans Salonu’nda “Cern: Atlas Deneyi
ve Gelecekteki Dairesel Çarpıştırıcı” konulu konferans düzenlendi. Ankara
Üniversitesi Hızlandırıcı Teknolojileri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. İlkay Türk
Çakır’ın konuşmacı olarak yer aldığı konferansa Mühendislik ve Doğa Bilimleri
Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Özer Sevim, Fizik Bölüm Başkanı Prof. Dr.
Mahmut Böyükata, akademisyenler ve öğrencilerimiz katıldı.
.jpg)
.jpg)
Saygı Duruşu ve İstiklal
Marşı’nın okunmasıyla başlayan programın açılış konuşmasını Fizik Bölüm Başkanı
Prof. Dr. Mahmut Böyükata yaptı.
Farklı bilimsel
disiplinlerde çalışan uzmanları bir araya getiren Avrupa Nükleer Araştırma
Merkezi’nde (CERN) yapılan çalışmaların dünya genelini etkileyen
internet gibi önemli teknolojilere öncülük ettiğini belirten Fizik Bölüm
Başkanı Prof. Dr. Mahmut Böyükata, değerli bilgi ve tecrübelerini paylaşmak
üzere Üniversitemize konuk olan Ankara Üniversitesi Hızlandırıcı Teknolojileri
Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. İlkay Türk Çakır’a teşekkürlerini iletti.
Program, Moderatör Prof.
Dr. Abdullah Aydın’ın konuşması ve Ankara Üniversitesi Hızlandırıcı
Teknolojileri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. İlkay Türk Çakır’ın konferansı ile
devam etti.
.jpg)
Moderatör Prof. Dr.
Abdullah Aydın, "İnsanoğlu var olduğundan bu yana merak duygusu ve
ihtiyaçlarının peşinden gitmiştir. Bu yolda gökyüzünü incelemiş, sayıları ve
geometriyi geliştirmiş vs. birçok şey yapmış ama açıklayamadığı yerde
mitolojiye başvurmuştur. İlk fizikçi olarak kabul edilen Tales’ten günümüze
kadar bilimin temel sorusu ‘Her şeyin temeli olan nedir?’ sorusudur. İlkay
Hocamız da bu soruya cevap aramaktadır. Aslında bu sorular sadece filozoflara
ya da bilim insanlarına ait değildir. Hepimizin günlük hayat içerisinde aklına
gelen sorulardır. Kullandığımız bir aletin, oynadığımız bir oyuncağın içinde ne
olduğunu merak edip açmak istediğimiz olmuştur. Eğer kolayca açamazsak şiddet
kullanmışızdır. Bugün de CERN’deki bilim insanlarının oyuncağı protonlardır.
Protonların içini açıp göremeyeceğimiz için protonları çarpıştırıp, içinde ne
olduğunu görürsek evrenin nasıl oluştuğuyla ilgili izler elde edebiliriz. İlkay
Hocamız ve CERN’de beraber çalıştığı ekipler, bunu yapmaya çalışıyor. Bugün bu
büyük hikâyenin tam da içinde olan CERN ATLAS Deneyi’nde çalışan değerli bir
bilim insanı Prof. Dr. İlkay Türk Çakır Hocamızı burada ağırlamaktan büyük bir
mutluluk duyuyoruz. Kendilerine çok teşekkür ediyorum." dedi.
.jpg)
CERN’i kısaca tanıtan
Prof. Dr. İlkay Türk Çakır, “CERN, 1954 yılında 12 Avrupa ülkesi tarafından
Cenevre’de kurulmuş dünyanın en büyük araştırma merkezidir. CERN’de yüklü
parçacık demetlerinin hızlandırılması, çarpıştırılması ve ortaya çıkan verinin
büyük ölçekli dedektörler aracılığı ile toplanması ve analizi yoluyla, evrenin
oluşumu ve yapısı, temel parçacıkların etkileşmeleri, standart model ve ötesi,
kütle kazanım mekanizması, nötrino ve bozon araştırmaları, süpersimetri,
karanlık madde ve karanlık enerji konularında araştırmalar yürütülmektedir.
CERN’e ülkeler üye olabilmektedir. 2024 yılı itibarıyla CERN’e 23 ülke tam üye,
3 ülke tam üyeliği hedefleyen ortak üye, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 8
ülke ortak üye, 6 ülke ve kuruluş gözlemci üyedir. CERN’deki çalışmalarda 110
ülkeden yaklaşık 13.000 araştırmacı yer almaktadır.” dedi.
Türkiye ve CERN
ilişkileri, CERN’in misyonu, CERN’in hızlandırıcıları, ATLAS Deneyi ve ATLAS İş
Birliği ile Türkiye CERN-ATLAS Proje Grubu (Boğaziçi Üniversitesi, Ankara
Üniversitesi, İstinye Üniversitesi, TOBB ETÜ, Gaziantep Üniversitesi, İstanbul
Üniversitesi) hakkında bilgi veren Prof. Dr. İlkay Türk Çakır, “ATLAS deneyi,
parçacık fiziğinin standart modeli (SM) tanımladığı süreçleri hassas bir
şekilde incelemektedir. Tesir kesiti ölçümleri, etkileşme bağlaşımlarının
incelenmesi, kinematik değişkenlerin hassas belirlenmesi, parçacık tanıma,
yeniden oluşturma (reconstruction), sinyal ve ardalan olaylarının incelenmesi,
olayların veri analizinde ileri yöntemleri uygulayan çalışmalar ve araştırmalar
yapmaktadır. Bununla birlikte, standart model ötesi (BSM) olası beklenen yeni
fiziği (yeni parçacıklar, yeni etkileşmeler, karanlık madde, vd.)
araştırmaktadır. 2013 yılında Nobel Fizik Ödülü, Prof. Francois Englert ve
Prof. Peter Higgs’e verildi. Ödül, ‘Atom altı parçacıkların kütlesinin kökenine
ilişkin anlayışımıza katkıda bulunan bir mekanizmanın teorisinin ve burada
tahmin edilen temel skaler parçacığın (Higgs bozon) CERN'in Büyük Hadron
Çarpıştırıcısındaki ATLAS ve CMS deneyleriyle keşfi nedeniyle’ verildi. SM bulmacasının
eksik bir parçası olan Higgs parçacığını keşfetmek büyük bir başarıdır. Bununla
birlikte, SM genel kozmik bulmacanın son parçası değildir.” dedi.
.jpg)
CERN ile ilgili bilim
insanlarımızı, mühendislerimizi, firmalarımızı, lisans ve lisansüstü öğrencilerimizi
ilgilendiren başlıca olanakları anlatan Prof. Dr. İlkay Türk Çakır, “Türkiye’nin
2015 yılında CERN’e ortak üye olması ile önemli olanaklara kavuşulmuştur.
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları CERN’ün tüm eğitim, araştırma ve çalışma
olanaklarından yararlanabilirler ve bu kapsamda CERN tarafından ilan edilen
program ve pozisyonlara başvurabilirler. CERN projelerinde görev almak isteyen
araştırmacılar, lisansüstü öğrenciler ve mühendisler Türkiye’nin CERN’de yer
aldığı projelerin takım liderleri ile temas ederek proje çalışmalarına
katılabilirler. Projeler ve takım lideri bilgilerine https://greybook.cern.ch
sayfasında Türkiye için arama yapılarak ulaşılabilir. Firmalarımız CERN’ün
açtığı ihalelere katılarak CERN için mal ve hizmet üretimi yapabilirler. Konuyla
ilgili detaylı bilgi almak isteyenler https://www.tobb.org.tr/CERNSanayiIrtibatOfisi/Sayfalar/AnaSayfa.php
adresine bakabilir. CERN’in kariyer programlarına ise https://careers.cern
adresinden ulaşılabilir.” dedi. .jpg)
Ankara Üniversitesi Hızlandırıcı Teknolojileri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. İlkay
Türk Çakır, konferans sonunda öğrencilerimizin sorularını cevapladı.
.jpg)